Ağustos 2020’de gerçekleştirilen cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tartışmalı sonuçlanması ve sonrasında meydana gelen barışçıl protesto gösterilerine yönelik baskının arttırılmasıyla birlikte Baltık Devletleri; AB ve NATO’nun Alexander Lukashenko rejimine karşı uygulamayı planladığı yaptırımları aktif olarak desteklemişti. Ayrıca geçen yılın sonunda, AB ve ABD, yasadışı göçmenlerin Belarus makamları tarafından Litvanya, Letonya ve Polonya’ya yönlendirmesine bir yanıt olarak Minsk’e ek yaptırımlar uygulamaya karar vermişti.
Belarus’a yaptırımlar
Jeopolitik gerilimler ve yaptırımların bir sonucu olarak Baltık Devletlerinin Beyaz Rusya ile ticaret hacimlerinin azalması beklenirken bu olmadı. Belarus’un Letonya, Litvanya ve Estonya’ya ihracatının değeri geçen yıl bir önceki yıla kıyasla önemli ölçüde arttı.
2021’in ilk on ayında Letonya, Belarus’tan yaklaşık 407 milyon Euro değerinde mal ithal etti ki bu 2020’dekinden üçte iki oranda daha fazla mal ihracatı demek. Merkez İstatistik Bürosu’ndan alınan verilere göre, ithalatın yarısından fazlası ağaç mamülleri ve orman ürünlerinden oluşmaktaydı. Estonya’nın geçen yıl Belarus’tan yaptığı ithalatın değeri ise Ocak ve Ekim ayları arasında 522 milyon Euro’ya ulaştı ki bu da 2020’de aynı dönemde gerçekleşen ithalatın iki katıdır. Litvanya’nın Belarus’tan ithalatı ise geçen yıla oranla %50 artarak 1 milyar Euro’ya ulaştı.
Belarus’un fiyat arttırması
Luminor’un ekonomisti Pēteris Strautiņš Letonya Radyosu ile yaptığı bir röportajda, Belarus’un Baltık Devletlerine yaptığı ihracatın değerindeki artışın arkasında Belarus’un ana ihracat malları için uyguladığı önemli orandaki fiyat artışları olabileceğini ileri sürdü.
Strautiņš’a göre “2021’de fiyatları çok çok hızlı artan mallar genel olarak Belarus’tan ithal edilen ürünler: kereste, gübre ve yakıt (türevleri). Fiziki hacim açısından ithalat değişmeden kalsa bile, maddi olarak gerçekten de geçen yıla kıyasla çok daha yüksek bir kazançtan sözedilebilir”.
Konuyla alakalı olarak ileri sürülen en önemli eleştiriler Belarus’a karşı şimdiye kadar onaylanan yaptırımların yeterince etkili olmadığı yönünde. Bununla birlikte ekonomist Strautiņš, AB ve ABD’nin Beyaz Rusya’ya karşı sözde hedefe yönelik yaptırımlar uyguladığını da hatırlatıyor: “Farklı yaptırımlar var. Bir ülkeyle işbirliğini kesinlikle yasaklayan kapsamlı yaptırımlar da var ancak bunlar hedefe yönelik yaptırımlar olduğu için bu başka bir durum. Burada fikir şu ‘biz tüm ülkeyi, tüm Belarus vatandaşlarını hedef almıyoruz, suçlu olmadıkları için acı çekmelerini istemiyoruz’ mesajı vermek”.
“Ortak politikalara aykırı değil”
Strautiņš, Belarus’un Baltık Devletlerine ihracatının parasal olarak artmasının Baltık Devletleri veya şirketlerinin AB yaptırımlarını ihlal ettiği veya bloğun ortak politikasına aykırı hareket ettiği anlamına gelmediğini de sözlerine ekledi.
(Bu yazı eng.lsm.lv internet sayfasındaki “Baltic-Belarus trade thriving despite EU sanctions” başlıklı yazıdan çevrilmiştir).